Tebernüş Kireççi'ye SORU SOR

Kentsel sit alanı

Mimari, mahalli, tarihsel, estetik ve sanat özelliği bulunan ve bir arada bulunmaları sebebiyle teker teker taşıdıkları kıymetten daha fazla kıymeti olan kültürel ve tabii çevre elemanlarının (yapılar, bahçeler, bitki örtüleri, yerleşim dokuları, duvarlar) birlikte bulundukları alanlardır. Türkiye’de toplam 258 kentsel sit alanı vardır. İşte illere göre kentsel sit alanları sayısı;



Kentsel sit alanı

Türkiye'nin en ünlü kentsel sit alanları...


Kentsel sit alanı nedir?


Kentsel sit alanı, Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarının Tespiti ve Tescili Hakkında Yönetmelikte; “mimari, mahalli, tarihsel, estetik ve sanat özelliği bulunan ve bir arada bulunmaları sebebiyle teker teker taşıdıkları kıymetten daha fazla kıymeti olan, kültürel ve tabii çevre elemanlarının (yapılar, bahçeler, bitki örtüleri, yerleşim dokuları, duvarlar) birlikte bulundukları alanlar” olarak tanımlanmıştır(m.3-b).


Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 720 Sayılı İlke Kararında ise kentsel sit alanı; “mimari, mahalli, tarihsel, estetik ve sanat özelliği bulunan ve bir arada bulunmaları sebebiyle teker teker taşıdıkları kıymetten daha fazla kıymeti olan kültürel ve tabii çevre elemanlarının (yapılar, bahçeler, bitki örtüleri, yerleşim dokuları, duvarlar) birlikte bulundukları alanlar” olarak tanımlanmıştır. Kentsel sit alanı tanımlaması, Dünya Kültürel ve Doğal Mirasın Korunması Sözleşmesinde yer alan yapı gruplarının korunması hükmünü kentsel sit alanı olarak kabul etmiştir.



Kentsel Arkeolojik Sit Alanı ne demektir?


Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 702 Sayılı İlke Kararında kentsel arkeolojik sit alanı; “2863 sayılı Kanun kapsamına giren arkeolojik sit alanları ile birlikte korunması gerekli kentsel dokuları içeren ve bu özellikleri ile bütünlük arz eden korumaya yönelik özel planlama gerektiren alanlar kentsel arkeolojik sit alanları” olarak tanımlanmıştır.


Mevzuatta var olan kentsel arkeolojik sit alanı statüsü, karma sit alanlarının ihtiyaç duyacağı statüleri tanımlamaktan uzaktır. Koruma altına alınan alanlarda var olan taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının niteliklerine göre, ikili, üçlü hatta dörtlü farklı sit özelliği gösteren alanların ihtiyaç duyacağı koruma ve kullanma koşullarını belirleyen yeni tanımlamalara ihtiyaç vardır.



Sit alanında yapılaşmanın yasaklanması ya da kısıtlanması nasıl uygulanır?


Sit alanı ilan kararıyla birlikte, sit alanında bulunan araziler üzerinde yapılaşma hakkının tamamen yasaklanması ya da yapılaşma hakkının azaltılması mümkündür. Kanun koyucu, sit alanı ölçeğinde, taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının korunmasını sağlayabilmek için gereksinim duyulan yasaklama ya da kısıtlama kararını alabilme yetkisini idareye tanımıştır. Daha doğru bir ifadeyle, sit alanı ilan edilmesinin ve sit alanı türünün tespitiyle derecelendirilmesinin yapılmasının sonucu olarak, inşaat hakkı kısmen ya da tamamen kısıtlanmış olacaktır.


Sit alanı ilan kararıyla birlikte, taşınmaz kültür ve tabiat varlığı bulunan parsellerde yeni yapılanmaya izin verilmesi genel olarak mümkün olmaz. Bu parsellerde tescilli kültür ya da tabiat varlığının korunması esastır. Tescilli kültür ve tabiat varlığı bulunan parsellere komşu parsellerde ise, yeni yapılaşmaya izin verilmesi ancak tescilli taşınmaz kültür ve tabiat varlığına zarar vermeyecek şekilde mümkün olacaktır. Böyle bir durumda, taşınmaz kültür ve tabiat varlığı tescili bulunan parsellerde yapılaşma hakkı kısıtlanmış olacaktır. Sit alanları alan ölçeğinde bir koruma uygulaması olduğundan, kültür ve tabiat varlığı tescili ya da komşuluk durumu bulunmayan parsellerde dahi yapılaşma hakkı genel olarak kısıtlamaya tabi tutulacaktır.



Sit alanlarında izinsiz fiziki ve inşai müdahalenin yasaklanması nasıl olur?


Sit alanı ilan edilmesiyle birlikte, alanda fiziki ve inşai müdahalelerde izin alınması zorunluluğu doğar. Sit alanı ilan edilen bölgelerde, hem sit zeminine hem de yapılara yönelik her türlü fiziki ve inşai müdahale koruma bölge kurulundan izin alınması durumunda mümkündür. Koruma bölge kurulundan izin alınmadan gerçekleştirilecek fiziki ve inşai müdahaleler, cezai yaptırımla karşılaşacaktır.


2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 9. maddesinde yer alan düzenlemeye göre, esaslı onarım(İmar Kanununa göre ruhsat gerektiren müdahaleler), inşaat, tesisat, sondaj, kısmi ya da bütüncül yıkım, yakma, kazı ve benzeri işler fiziki ve inşai müdahale sayılır. Bu türden bir uygulama ancak koruma bölge kurulu kararıyla yapılabilir.



Kentsel sit alanı kullanım amacının değiştirilmesi yasağı nedir?


Sit alanı ilan edilen bölgede bulunan arsa ya da yapıların kullanım türünün değiştirilmesinde izin alınması zorunludur. Hukuka uygun olarak kazanılmış bir kullanımda değişiklik yapılması gerekliliği ortaya çıktığında, malikler izin almadan fonksiyon değişikliği yoluna gidemezler. Sit alanı ilan edilmesiyle birlikte, alanın yeniden kullanıma açılması ya da yeni bir kullanım getirilmesi ancak koruma bölge kurulundan izin alınması durumunda mümkün olacaktır(KTVKK m.9).



Muafiyet ve istisnalardan yararlanma durumu nedir?


Sit alanı ilan edilen yerlerden, doğal ve arkeolojik sit alanı ilan edilmiş olması nedeniyle kesin inşaat yasağı getirilen alanlar, her türlü resim, vergi ve harçtan muaftır(KTVKK m.21/I).



Takas imkânından yararlanma mümkün müdür?


Sit alanı ilan edilmiş bulunan alanlarda mülkiyeti bulunan özel hukuk kişileri, koruma amaçlı imar planlarında getirilen hükümler nedeniyle kesin inşaat yasağı söz konusu olduğunda, müracaat etmeleri durumunda, belediyelerin ve il özel idarelerinin mülkiyetinde bulunan taşınmazlarla yapılaşma hakkı bulunmayan parsellerin takası mümkündür(KTVKK m.17/b).


Kanun koyucu, 2863 Sayılı Kanunun 17. maddesinin c bendinde takas konusunu düzenlemiş ve konunun teknik boyutunun, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı tarafından ortak olarak hazırlanacak yönetmelikle düzenleneceği hükme bağlanmıştır.


Sit alanı ilan edilen bölgede mülkiyet hakkı bulunan maliklerin bu haklarının takası konusu esas olarak, Kanunun 15. maddesinin f bendinde düzenlenmiştir. Düzenlemeye göre; “sit alanı ilan edilen ve 1/1000 ölçekli onanlı koruma amaçlı imar planında kesin inşaat yasağı getirilen korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının bulunduğu parseller, aynı ada içerisindeki bütün parsel maliklerinin başvurusu ve karşılığında önerilen parsellerin tamamının kabulü koşuluyla, başka Hazine arsa veya arazileri ile müstakil veya hisseli olarak değiştirilebilir. Sit alanı ilan edildiği tapu kütüğüne şerh edilen taşınmazları, miras ve ölüme bağlı tasarruflar dışında, sonradan edinenlerin talepleri değerlendirilmez. Ancak, Bakanlık izniyle gerçekleştirilen kazıların yapıldığı alanlarda bulunan parsellerde, maliklerin başvurusu ve kabulüne ilişkin koşul parsele yönelik uygulanır ve 1/1000 ölçekli onanlı koruma amaçlı imar planı şartı aranmaz. Bu parsellerin üzerinde bina veya tesis varsa malikinin başvurusu üzerine rayiç bedeli, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11. maddesi hükümlerine göre belirlenerek ödenir. Bu bentle ilgili usul ve esaslar Maliye Bakanlığının uygun görüşü alınarak Bakanlıkça çıkarılan yönetmelikle belirlenir”.


Takas konusunda Kanunda yer alan bu düzenlemeler, sit alanı ilan edilmesi nedeniyle mülkiyet hakkı üzerinde oluşan kısıtlama etkisini ortadan kaldıracak nitelikte değildir. Kanunun 17. maddesinde yer alan düzenlemelere göre yapılacak takasta idarenin açık bir takdir yetkisi bulunmaktadır. Düzenlemede idarenin takdirini kısıtlayan bir ayrıntı bulunmaması uygulamada takas gerçekleşmesini engellemektedir. Kanunun 15. maddesinde yer alan düzenleme ise takas talebinde bulunabilmenin ön koşulu olarak, koruma amaçlı imar planının varlığını aramakta olması mülkiyet hakkına getirilmiş kısıtlamanın gereksiz şekilde uzatılması sonucunu doğurmaktadır. Sit alanı ilanı kararıyla birlikte, hangi parsellerin kesin yapılaşma yasağı bulunup bulunmadığı genel olarak bilinebilecek durumdadır. Sit alanı ilan kararı sonrasında, ilgili koruma bölge kuruluna müracaat edilerek alınacak bir kesin inşaat yasağı vardır kararıyla birlikte hazine taşınmazlarıyla takasın önü açılmalıdır.



İzinsiz fiziki inşai müdahalede yaptırım uygulanması nedir?


Sit alanı ilan edilen yerlerde, izinsiz fiziki ve inşai müdahalede bulunulması durumunda, bu fiili işleyenler ya da buna izin verenler hakkında cezai kovuşturma uygulanacaktır. Sit alanlarında izinsiz fiziki ve inşai müdahale yasağı, Kültür ve Tabiat varlıklarını Koruma Kanununun 65. maddesinde düzenlenmiştir. Kanunda yer alan düzenlemeye göre; sit alanlarında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarına, koruma amaçlı imar plânlarına ve koruma bölge kurullarınca belirlenen koruma alanlarında öngörülen şartlara aykırı izinsiz inşaî ve fizikî müdahale yapanlar veya yaptıranlar, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılır.  Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa aykırı olarak yıkma veya imar izni veren kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılır. Bünyesinde koruma, uygulama ve denetim büroları kurulmuş idarelerden, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 57. maddesinin altıncı ve yedinci fıkralarında düzenlenmiş bulunan, ruhsat gerektirmeyen basit tamirat ve tadilatların KUDEB tarafından verilmesi, bunların dışında kalan her türlü iznin koruma bölge kurulundan alınması ve koruma amaçlı imar planı bulunan alanlarda tescilli eser parseli ve komşu parselleri dışında, uygulamaların plan doğrultusunda KUDEB tarafından verilmesi hükümleri uyarınca izin almaksızın veya izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapanlar ile izinsiz inşaî ve fizikî müdahale yapanlar veya yaptıranlar altı aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılırlar(m.65/b-c-d).


Kanun koyucu, sit alanı ilan edilmesiyle birlikte, sit zemininde izinsiz fiziki ve inşai müdahalede bulunulmasını suç olarak kabul etmiştir. Buna ilave olarak, imar uygulamaları konusunda yetkili olan idarelerin izin verebilme yetkisini de sıkı şekil şartlarına bağlamış ve çoğunlukla koruma bölge kurulundan onay alınması sonrasında bu iznin verilmesini hükme bağlamıştır. İlgili idarelerin, koruma bölge kurulu kararı almadan fiziki ve inşai müdahaleye izin vermeleri durumunda sorumlu kamu görevlileri hakkında da kovuşturma yapılması ve izinsiz müdahalede bulunanlarla aynı cezaya çarptırılması öngörülmüştür. Uygulamada yerel yönetimlerde görevli personelin, sıklıkla 65. maddenin b, c ve d bendlerini ihlal ettikleri görülmektedir. Koruma amaçlı imar planı olmadan ve koruma uygulama denetleme bürosu müdürlüğü kurulmadan, koruma amaçlı imar planı mevcut ancak, koruma uygulama denetleme bürosu müdürlüğü kurulmadan ya da koruma uygulama denetleme bürosu müdürlüğü kurulmuş olmakla birlikte koruma amaçlı imar planı bulunmadan, tescilli ya da tescilli parsel komşuluğu dışında kalan parsellere ilişkin verilen inşaat ruhsatları, açıkça Kanunun 65. maddesine aykırıdır ve sorumluların cezalandırılması gerekir. (Kaynak: Öngören Hukuk Bürosu)


Kentsel Sitler, Koruma ve Kullanma Koşulları Mevzuatı ne diyor?


(Resmi Gazete Tarihi ve Sayısı 27/10/2006- 26329)

T.C.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI 

KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA YÜKSEK KURULU 


Toplantı No. ve Tarihi    : 72           4/10/2006                                               Toplantı Yeri

Karar No. ve Tarihi         : 720         4/10/2006                                                ANKARA



İLKE KARARI


KENTSEL SİTLER, KORUMA VE KULLANMA KOŞULLARI


Kentsel sitler koruma ve kullanma koşullarına ilişkin 19/4/1996 tarih ve 419 sayılı İlke Kararı, 5226 sayılı "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ile Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" ve buna bağlı çıkarılan yönetmelikler kapsamında aşağıda belirtildiği şekilde yeniden düzenlenmiştir.


1- KENTSEL SİTİN TANIMLANMASI VE SINIRLARININ BELİRLENMESİ


Kentsel sitler, mimari, mahalli, tarihsel, estetik ve sanat özelliği bulunan ve bir arada bulunmaları sebebiyle teker teker taşıdıkları kıymetten daha fazla kıymeti olan kültürel ve tabii çevre elemanlarının (yapılar, bahçeler, bitki örtüleri, yerleşim dokuları, duvarlar) birlikte bulundukları alanlardır.


Kentsel sit alanın bulunduğu çevre içinde korunmasında, geliştirilmesinde etkinlik taşıyan ve kentle bütünleşmesine olanak sağlayacak kararlara konu alanlar ise etkileşim geçiş sahası olarak tanımlanır.



2- GEÇİŞ DÖNEMİ KORUMA ESASLARI VE KULLANMA ŞARTLARI TEMEL İLKELERİ


Kentsel sitin ilanından itibaren, üç ay içinde kentsel sit alanlarında koruma amaçlı imar planı elde edilinceye kadar izlenecek kuralları tanımlayan geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarının kentsel sitin niteliklerine bağlı olarak koruma bölge kurullarınca belirlenmesine,


Geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarının belirlenmesinde, sitin doku özelliklerine bağlı olarak yoğunluk, kütle, konum, yükseklik, mimari özellikler, yapı malzemesi, renk vb. koşulların tanımlanmasına,

Kentsel sitlerdegeçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları belirlenene kadar;


a) Yeni imar parseli oluşturmak üzere ifraz ve tevhid yapılamayacağına ancak sınır düzenlemeleri v.b. için gerekli ifraz ve tevhidin yapılabileceği,

b) Koruma amaçlı imar planında öngörülecek yoğunluk ve kentsel donanım kararları belli olmadığından korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı parseline ilave yeni yapı yapılamayacağı,

c) Koruma amaçlı imar planı kriterlerini etkileyebilecek nitelik ve yoğunlukta uygulamalara izin verilemeyeceği,

d) Bulunduğu sokakta ya da imar adasında korunması öngörülen kentsel silüeti olumsuz etkileyebilecek konum ve yükseklikte yeni yapı yapılamayacağı,


hususlarının dikkate alınmasının zorunlu olduğuna,


Yukarıda belirtilen koşullar ile geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarına uygun yeni yapılanma talebinin koruma bölge kurulunca değerlendirilmesi için, başvuru dosyasında söz konusu parsel ve çevresindeki yapılar ile dokuya ilişkin bir avan projenin ve fotoğrafların yer aldığı bir etüdün bulunmasının gerektiğine,



3- KENTSEL SİT ALANLARINDA UYGULAMA


3.1- Geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları bulunmayan kentsel sit alanlarında;


a) Her ne surette olursa olsun yeni yapı veya imar uygulaması yapılamayacağına,

b) Tescilli kültür varlığı yapılar ile tescilsiz yapıların esaslı onarımlarının koruma bölge kurulu kararı doğrultusunda yapılabileceğine,

c) Tescilli kültür varlığı yapılar ile yürürlükteki yasal düzenlemelere göre ruhsatı bulunan tescilsiz taşınmazlardaki tadilat ve tamiratların ilgili Yönetmelikler kapsamında yapılabileceğine,

d) Zorunlu alt yapı uygulamalarının koruma bölge kurulu kararı doğrultusunda yapılabileceğine,



3.2- Geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları belirlenmiş kentsel sit alanlarında;


a) Yeni yapı veya imar uygulamaları ile zorunlu alt yapı uygulamalarının geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları doğrultusunda hazırlanmış projelerinin koruma bölge kurulunca uygun bulunması koşulu ile yapılabileceğine,

b) Tescilli kültür varlığı yapıların esaslı onarımlarının, projelerinin koruma bölge kurulunca uygun bulunması koşulu ile yapılabileceğine,

c) Tescilli kültür varlığı yapılar ile yürürlükteki yasal düzenlemelere göre ruhsatı bulunan tescilsiz taşınmazlardaki tadilat ve tamiratların ilgili Yönetmelikler kapsamında yapılabileceğine,



3.3- Koruma amaçlı imar planı onaylanmış kentsel sit alanlarında;


(Değişik:İ.K. 01.11.2007-736) a) Tescilli taşınmaz kültür varlığı parseline komşu olan veya aralarından yol geçse dahi bu parsellere cephe veren parsellerdeki her türlü inşai ve fiziki uygulama ile yeni yapılanma için koruma bölge kurulundan izin alınmasına,

b) Diğer parsellerdeki yeni yapı veya imar uygulamaları için koruma amaçlı imar planı ve planın tamamlayıcı eklerinde belirtilen koşullar doğrultusunda ilgili idarelerce izin verileceğine,

c) Tescilli kültür varlığı yapıların esaslı onarımlarının koruma amaçlı imar planı hükümleri doğrultusunda hazırlanan projelerinin koruma bölge kurulunca uygun bulunması koşulu ile yapılabileceğine,

d) Tescilli kültür varlığı yapılar ile yürürlükteki yasal düzenlemelere göre ruhsatı bulunan tescilsiz taşınmazlardaki tadilat ve tamiratların ilgili Yönetmelikler kapsamında yapılabileceğine,  


 (Ek Fıkra: 19/01/2010 tarih ve 760 sayılı İ.K. İlke Kararının yürütülmesi Danıştay 6 ncı Dairesinin 26/10/2010 tarih ve E:2010/3695 sayılı kararı ile durdurulmuş. 06/01/2011 tarih ve 774 sayılı İlke Kararı ile yürürlükten kaldırılmıştır.)


           

4- KORUMA AMAÇLI İMAR PLANLARININ YAPTIRILMASI


a) Kentsel sitin ilanından sonra iki yıl içinde koruma amaçlı imar plânlarının ilgili idarelerce yaptırılmasına,

b) Bu iki yıllık süre içinde zorunlu nedenlerle plan yapılamadığı takdirde, koruma bölge kurulunca bu sürenin bir yıl daha uzatılabileceğine,

c) Bu sürelerin sonunda, koruma amaçlı imar plânı yapılmadığı takdirde, geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarının uygulanmasının koruma amaçlı imar plânı yapılıncaya kadar durdurulmasına,

d) Koruma amaçlı imar planlarının varsa etkileşim geçiş sahaları da göz önünde bulundurularak ve sit alanının bütününü kapsayacak şekilde içinde bulunduğu yerleşme ile ilişkileri kurularak hazırlanmasının esas olduğuna,



5- KENTSEL SİT ALANLARINDA DENETLEME


a) Koruma bölge kurullarınca verilen tadilat ve tamirat izinleri ile ilgili uygulamalara ilişkin uygulama sonrası rapor ve fotoğrafların koruma bölge kurulu müdürlüklerine iletilerek müdürlüğün uygun görüş yazısı doğrultusunda kullanma izin belgesi verilebileceğine, KUDEB’lerin (Koruma Uygulama Denetim Bürolarının) faaliyete geçmesinden sonra bu belgenin KUDEB’lerce verilebileceğine,


b) Koruma bölge kurulunca onaylı projesiyle esaslı onarım izni alan ve uygulamanın onaylı projesine uygun olduğuna dair uygulama sorumlusu ve ilgili idarelerin teknik raporu ile uygulama sonrası fotoğraflarının; tescilsiz yapılarda koruma bölge kurulu müdürlüklerin uygun görüş yazısı, tescilli yapılarda koruma bölge kurulu kararı doğrultusunda kullanma izin belgesi verilebileceğine, KUDEB’lerin faaliyete geçmesinden sonra bu iznin KUDEB’lerin uygun görüş yazısı doğrultusunda ilgili Yönetmelik hükümleri kapsamında ilgili idarelerce verilebileceğine,


c) Koruma bölge kurulu kararı ile projesi onaylanarak yapılaşma izni alan ve inşaatı biten yeni yapılara, uygulamanın geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarına, koruma amaçlı imar planına ve projesine uygun olduğuna dair müellif ve ilgili idarelerce hazırlanacak teknik rapor ve uygulama sonrası fotoğraflarının koruma bölge kurulu müdürlüklerine iletilerek, müdürlüklerin uygun görüş yazısı doğrultusunda kullanma izin belgesi verilebileceğine,


d) İlgili idarelerce projesi onaylanarak yapılaşma izni alan ve inşaatı biten yeni yapılara, uygulamanın koruma amaçlı imar planına ve projesine uygun olduğuna dair ilgili idarelerce hazırlanacak teknik rapor ve uygulama sonrası fotoğraflar doğrultusunda ilgili idarelerce kullanma izin belgesi verilebileceğine,


e) Onaylı projesine, geçiş dönemi yapılaşma koşullarına ve koruma amaçlı imar planına aykırı uygulama yapılmış olması halinde ilgili idarelerce ilgili Yönetmelikler kapsamında hazırlanacak teknik rapor ve fotoğrafların değerlendirilmek üzere koruma bölge kurulu müdürlüklerine iletilmesine, inşaat yarım ise koruma bölge kurulu kararı alınmadan inşaata devam edilemeyeceğine, inşaat tamamlanmış ise kullanma izin belgesi verilemeyeceğine, yapının geleceği ile ilgili kararın koruma bölge kurulunca alınmasına, onaylı projesine, geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarına, koruma amaçlı imar planına aykırı uygulamaların sorumluları hakkında İmar Kanunu ile 2863 sayılı Kanunda yer alan yaptırımların uygulanacağına,


Kentsel sitlerdeki uygulamaların ve uygulamaların denetlenmesinin bu ilke kararı ve ilke kararında "ilgili yönetmelik" olarak belirtilen,


• Koruma, Uygulama ve Denetim Büroları, Proje Büroları ile Eğitim Birimlerinin Kuruluş, İzin, Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik,

• Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının Yapı Esasları ve Denetimine Dair Yönetmelik,

• Koruma Amaçlı İmar Planları ve Çevre Düzenleme Projelerinin Hazırlanması, Gösterimi, Uygulaması, Denetimi ve Müelliflerine İlişkin Usul ve Esaslara Ait Yönetmelik,

hükümleri ile birlikte gerçekleştirileceğine,


Bu ilke kararının, daha önce belirlenmiş geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları ile daha önce onaylanmış koruma amaçlı imar planı bulunan kentsel sit alanları için de geçerli olduğuna,

19/4/1996 gün ve 419 sayılı ilke kararının iptaline, 

karar verildi.



Türkiye’de ne kadar sit alanı var? 


Kentsel sit alanı



Türkiye Geneli Sit Alanları İstatistikleri 2013 Yılı (Eylül ayı)


SİT TÜRÜ         SAYISI

Arkeolojik Sit Alanı  11.399

Kentsel Sit Alanı      258

Tarihi Sit Alanı              154

Kentsel Arkeolojik          32

Sit Alanı                        

Diğer Sit Alanları           444 

(Üst üste sit alanları)

TOPLAM:               12.287


Kaynak: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, www.kulturvarliklari.gov.tr


İllere göre kentsel sit alanları sayısı nedir?

TÜRKİYE GENELİNDE TESCİLLİ SİT ALANLARI


İl                Kentsel Sit Alanı Sayısı

ADANA -  3

ADIYAMAN - 0

AFYONKARAHİSAR - 1

AĞRI - 0

AMASYA - 1 

ANKARA - 8

ANTALYA - 13

ARTVİN - 0 

AYDIN - 7

BALIKESİR - 11

BİLECİK - 2 

BİNGÖL - 0

BİTLİS - 2 

BOLU - 1 

BURDUR - 1

BURSA - 13 

ÇANAKKALE - 15

ÇANKIRI - 1

ÇORUM - 3

DENİZLİ - 1

DİYARBAKIR - 1

EDİRNE - 1

ELAZIĞ - 0

ERZİNCAN - 0

ERZURUM - 1

ESKİŞEHİR - 2

GAZİANTEP - 1

GİRESUN - 1

GÜMÜŞHANE - 0

HAKKARİ - 0

HATAY - 1

ISPARTA - 1

MERSİN - 2

İSTANBUL - 16 

İZMİR - 36 

KARS - 1

KAYSERİ - 5

KIRKLARELİ - 1

KIRŞEHİR - 0

KOCAELİ - 7

KONYA - 5 

KÜTAHYA - 3

MALATYA - 0

MANİSA - 6

KAHRAMANMARAŞ - 1

MARDİN - 4

MUĞLA - 13

MUŞ - 1

NEVŞEHİR - 11

NİĞDE - 0

ORDU - 2

RİZE - 1

SAKARYA - 2

SAMSUN - 5

SİİRT - 0

SİNOP - 1

SİVAS - 1

TEKİRDAĞ - 1

TOKAT - 3

TRABZON - 8

TUNCELİ - 0 

ŞANLIURFA - 6

UŞAK - 3

VAN - 0

YOZGAT - 0

ZONGULDAK - 1 

AKSARAY - 6

BAYBURT - 0

KARAMAN - 3

KIRIKKALE - 0

BATMAN - 0

ŞIRNAK - 0

BARTIN - 1

ARDAHAN - 0

IĞDIR - 0

YALOVA - 0

KİLİS - 1 

KARABÜK - 6

OSMANİYE - 0

DÜZCE - 1


TOPLAM - 258