Tebernüş Kireççi'ye SORU SOR

Büyük Mağazalar Yasa Tasarısı

Türkiye’nin 2002’den bu yana tartışılan yasa tasarısıdır. Tasarı ile 400 metrekare ile 2 bin 500 metrekare arasındaki büyüklükte satış alanına sahip mağazaların kuruluş talepleri, Vali başkanlığındaki mahalli kurulda ele alınır.




Büyük Mağazalar Yasa Tasarısı




Büyük Mağazalar Yasa Tasarısı nedir? 



Teklif ile büyük alışveriş merkezlerinin şehir dışında faaliyet göstermesinin sağlanması, Teklif'te tanımlanan 400 metrekareden fazla satış alanına sahip büyük mağazaların kurulmasına ilişkin usul ve esasların belirlenmesi, ayrıca Avrupa Birliği uygulamaları temel alınarak esnaf işletmelerinin kuruluş esaslarının kurallara bağlanması öngörülmektedir.



Büyük Mağazalar Yasa Tasarısı’nın tarihçesi nedir?



24 Şubat 2006 tarihinde Sanayi Bakanlığı tarafından hazırlanarak Başbakanlığa sunuldu.  


Perakende Ticaret ile Esnaf ve Sanatkarlık Hizmetlerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Teklifi, TBMM Başkanlığı'na en son 17 Mayıs 2013 tarihinde CHP Kocaeli Milletvekili Haydar Akar imzasıyla geldi. 


Teklif, 05 Temmuz 2011 tarihinde MHP İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu ve 02 Kasım 2011 tarihinde CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam imzasıyla TBMM Başkanlığı'na sunulmuştu. 



Büyük Mağazalar Yasa Tasarısı hangi haberlere konu oldu?



Marketlere ikinci darbe (Radikal Gazetesi, Şubat 2002)


Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan `Tüketim Maddeleri ve İhtiyaç Malzemelerinin Satışı ile İştigal Eden Büyük Mağazaların Kurulmasının İzne Bağlanması Hakkında Kanun Tasarısı' perakende sektöründe tepkiye neden oldu.


Radikal Gazetesi’nde Satfiye Yuva Kireçci’nin haberine göre; Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan `Tüketim Maddeleri ve İhtiyaç Malzemelerinin Satışı ile İştigal Eden Büyük Mağazaların Kurulmasının İzne Bağlanması Hakkında Kanun Tasarısı' perakende sektöründe tepkiye neden oldu. Pazartesi günü Başbakan Bülent Ecevit tarafından imzalanan ve TBMM'ye gönderilen tasarıya göre 400 metrekare ile 2 bin 500 metrekare arasındaki büyüklükte satış alanına sahip mağazaların kuruluş talepleri, Valinin başkanlığında kurulacak mahalli kurullarda ele alınacak. 2 bin 500 metrekarenin üzerinde satış alanına sahip projeler ise Bakanlık bünyesinde, `Büyük Mağazalar İzin Kurulu' tarafından değerlendirilecek. Kuruluş izni almayan büyük mağazalara, belediyelerce ruhsat verilmeyecek ve bu projeler teşvik kapsamına alınmayacak. Taslak uyarınca, 5 bin metrakare satış alanına sahip mağazaların kuruluşuna, mevcut sosyal ve ekonomik dokuyu zedelememeleri için, `yerleşim merkezleri dışında' kurulmaları şartıyla izin verilecek.


Yine görüş alınmadı


Tasarının ikinci defa hazırlanmasına rağmen kendilerinden görüş alınmadığını söyleyen perakendeciler, yanlış yapıldığı kanısında. Tasarının tamamen netleşmediğini belirten perakendeciler, yerleşim merkezi ya da dışının ne olduğu, mevcut mağazalarının durumunun nasıl düzenleneceği konusunda bir açıklık bulunmadığını dile getirdi. Herhangi bir yerde market açmak için 100'den fazla izin aldıklarını vurgulayan market yöneticileri "Bu tasarı bürokrasiyi artırır, başka bir işe yaramaz" görüşünde. 


Tüketicinin marketlerin kaldırılmasına ve kapatılmasına karşı olduğunu söyleyen CarrefourSa Yönetim Kurulu Başkanı Atıl Saryal ise, "Bu tasarı ne ileriye ne de geriye dönük olarak uygulanamaz. Çünkü tüketici istemiyor " dedi.


İzne bağlanacak


Şu anda Türkiye'de satış alanı büyüklükleri 400 ile 5 bin metrekare arasında değişen 2 bin civarında mağaza bulunduğunu belirten Sanayi ve Ticaret Bakanı Ahmet Kenan Tanrıkulu, büyük mağazalardaki gelişim sürecinin bundan sonra da aynı tarzda devam etmesi halinde, bu sayının 2005'te 5 bin civarında olacağını söyledi. Tanrıkulu, hizmete giren 400 metrekare büyüklükte bir süpermarketin '15-20 bakkalın, 5 bin metrekare büyüklüklüğünde satış alanına sahip mağazanın ise 400 ile 450 bakkalın kepenk kapatmasına neden olduğunu vurguladı.


Bakan Tanrıkulu, "Bu yasa mevcut süpermarketleri yıkmak için değil, bundan sonrakilere çekidüzen getiriyor. Mevcutlara da bir uyum süresi getiriyor" dedi. Bakkal Amca'nın yaşaması için ellerinden geleni yapacaklarını belirten Tanrıkulu "Amacımız, hiçbir zaman daha önce açılmış olan büyük mağaza anlayışını yıkmak, tahrip etmek ve yerinden kaldırmak değil. Bir yasa çerçevesinde bu mağazaların açılışını, işleyişini düzenlemek" diye konuştu.

Tanrıkulu, genel hükümlerini açıkladığı yasa taslağıyla ilgili, tarafları bakanlıkta bir araya getirerek bir hafta içerisinde bir uzlaşma sağlayacaklarını belirtti. Bazı konuların yönetmelik çerçevesinde düzenlenmesi gerektiğini anlatan Tanrıkulu, bu konularda uzlaşı sağladıktan sonra yasa taslağının Bakanlar Kurulu'nda imzaya açılacağını ve Meclis'e gönderileceğini söyledi.



Türkiye Perakendeciler Federasyonu tasarıya nasıl tepki verdi?



Türkiye Perakendeciler Federasyonu, internet sitesinde Kocaeli Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yılmaz Pekmezcan’ın şu makalesini yayınladı; 


“Güç yozlaştırır. Mutlak güç, mutlaka yozlaştırır…”        Lord Acton


“24 Şubat 2006 tarihinde Sanayi Bakanlığı tarafından hazırlanarak Başbakanlığa sunulan ve o tarihten bu yana yasalaşması beklenen taslağın 3 yılı aşkın bir süredir yürürlüğe girmemiş olması; maalesef ülkemizin en hızlı büyüyerek gelişen sektörü olan perakende sektörünün gelecekteki sorunlarını da büyüterek ötelemektedir. Sanırım bu tasarı yasalaştığında artık bizim sektörel sorunlarımızda başkalaşıp çıkan yasa çoğu zaman olduğu gibi ihtiyaçları karşılamaktan uzak kalacaktır. Tasarı taslağı ilk olarak 2004 yılında hazırlanmış. Devamında 2006 yılında da tekrar sanayi bakanlığı tarafından Başbakanlığa sunularak oradan da TBMM’de ilgili komisyona iletilmiş. Çıkıp çıkmayacağı konusunda ise herhangi bir belirti şuan itibariyle gözükmüyor. Taslağın Niçin? Ve Nasıl? Bu kadar uzunca bir süredir sürüncemede kaldığını anlayabilmiş değilim.


Tasarı öyle tahmin edildiği gibi “milli refleksler” hazırlanarak uluslararası sermayeye karşı yerel sermayenin kollanmasını sağlamak gibi bir misyon asla taşımıyor. Tam tersine her gelişmiş ülkede olduğu ve olacağı gibi rekabetin eşit şartlarda gerçekleşmesi gerektiği düşünülerek yerel ve küçük perakendecinin aleyhine olan durumların ortadan kaldırılarak korunması amacını taşıyor. Bu amacı küçümsemek aslında ya piyasa ekonomilerinden ve gelişmiş ülkelerdeki sistemlerden haberdar olmamak ya da en hafifinden bireysel menfaatlerini ülke ve toplum menfaatlerinin önünde tutmak anlamı taşır.


“PAZARA GİRİŞ ENGELİ”


Konu sadece uluslararası marketlere karşı bakkalların korunması meselesinden ibaret değil. Bu tasarı ile birlikte düzenlemeden olumlu etkilenecek çevreler yalnızca bakkallar değil; aynı zamanda üreticiler, tedarikçiler, tüketiciler ve yerli sermayenin ta kendisidir. Yani ülke olarak bu tasarının kanunlaşmasına ihtiyacımız var. Elbette yabancı sermaye ülkemize yatırım yapmalıdır. Ve bu tasarıyı “pazara giriş engeli” olarak görmek mümkün değildir. İlgili olanlar bilirler ki gelişmiş tüm ülkelerde “pazara giriş engeli” diye bir engel vardır ve elinizi kolunuzu sallayarak gelişmiş bir Avrupa ülkesinde ya da Amerika da rekabeti lehinize dönüştürecek ve pazar hâkimiyeti sağlayacak bir şekilde bırakın ticari faaliyet yapmayı yatırım dahi yapamazsınız. Ülkemizdeki durum tam tersine kendi ülkemizin dinamiklerini uluslararası standartlarda perakendecilik yapabilecek boyutta gelişimini sağlamak ve katkı yapmak olacakken; mevcut duruma bakıldığında yabancı sermaye açısından “kaymaklı pazara çok kolay giriş” durumunun söz konusu olduğu gören gözler için aşikârdır. Bu durum iddia edildiği gibi bir engelin çıkartılması değil, yalnızca rekabetin eşit şartlarda olabilmesi amacıyla gerçekleştirilmek istenen bir düzenlemeden ibarettir. Elbette rekabet mal ve hizmet piyasalarında faaliyet gösteren kuruluşlar arasında özgürce yapılabilmeli ve ebetteki düzensiz ve verimsiz olan teşebbüsler yarış dışı kalmalı ancak unutulan bir gerçek var ki, o da: Vahşi kapitalizm ve küresel rekabetin doğurduğu tamiri mümkün olmayan büyük tahribatlar. Sanırım olaya birde bu yönüyle bakmak ve küresel olarak da irdelemek gerekir. Küresel boyuttaki bir gücün yasalarınızdaki boşluklardan yararlanarak hızla pazarda büyümesi ve pazarın önemli bir kısmını eline geçirmesinin sonuçlarını değerlendirebilecek öngörüye elbette sahibiz.


Büyük mağazacılık, özellikle hızlı gelişen büyük şehirlerimizde önceden planlanmamış arsaların olmayışı nedeniyle inşa edildiği alanlarda uygun olmayan bir biçimde gerçekleşmektedir. Hem yerleşim açısından hem de hiçbir standarda ve kritere tabi tutulmadan faaliyetlerde bulunan büyük mağazalar elbette beraberinde birçok sorunu da birlikte ülkemize taşımışlardır. İlk etapta bir takım avantajları varmış gibi gözüken bu durum aslında uzun vadede hiçte öyle iddia edildiği gibi tüketicinin ya da ülke ekonomisinin lehine olmamaktadır. Bir kere rahatça giriş yapabildikleri gibi ülkemizde kazandıkları paralarla da çok daha rahat “çıkış” yapabilmektedirler.


“ÜRETİCİ VE TEDARİKÇİ HER GEÇEN GÜN ZORLANIYOR”


4054 sayılı kanunun 3. maddesinde rekabetin tanımı, mal ve hizmet piyasalarındaki teşebbüsler arasında özgürce ekonomik kararlar verilebilmesini sağlayan yarış olarak ifade edilmekte iken yukarıda ifade ettiğim durum bile tek başına bu yasayla çelişmektedir. Bu kadar büyük sermayelerin Türkiye’ye rahatça giriş ve çıkışları piyasaların haksız rekabetle karşı karşıya kalındığının yalnızca bir tek göstergesidir. Büyük Mağazaların Türk toplumunun alışveriş kültünü değiştirdiği ve bazı avantajları nedeniyle tercih edildiği bir gerçektir. Örneğin raflarda dilediği ürünlere ait alternatifleri aynı mekânda bulabilmesi, ölçek ekonomisinin getirdiği ve yüksek alımlar nedeniyle fiyatlarının daha avantajlı gibi görünüyor olması, küçük marketlere oranla daha verimli ve bilimsel işletiliyor olmaları gibi nedenlerle tüketiciler tarafından tercih edildiği bir gerçektir. Ancak çok büyük alımlar yapıyor olmalarının tedarikçiler ve üreticiler üzerindeki anormal baskısı giderek üretici-tedarikçi ve tüketici arasındaki fiyat marjının büyük mağazalar lehine daraldığı bu durumunda üretici ve tedarikçiler her geçen gün çok daha zor günler yaşamaktadırlar. Fiyatı da ödeme günü ve şeklini de artık belirleyen tek taraf olma noktasına gelmişlerdir. Her geçen gün kendi market markalarının payları artmakta aynı zamanda kendi tedarikçisi ve üreticisi ile kıyasıya bir rekabete girmekteler. Hatta yavaş yavaş birçok üründe doğrudan kendileri üretici konuma geçmişlerdir. Nihai olarak bu durumun ülke ekonomisine nasıl bir katkı yapacağı tartışma götürmez bir gerçektir. Böyle bir ortamda rekabetten ve yarıştan bahsetmek mümkün olamaz. Aksine rakiplerin yavaş yavaş yok edilmesiyle kazanılacak haksız bir zaferin sonunda hüsrana uğramak kaçınılmaz olacaktır.


Büyük Mağazalar Kanunu mal ve hizmet piyasalarının özellikle perakendenin kayıtlı, kurallı ve standartlara sahip bir şekilde Kuruluşlarına, Faaliyetlerine ve Denetlenmelerine ilişkin esasları kapsamaktadır. Bu esaslar özellikle perakendeci formatların hangi usul ve esaslarla kurulacağını, hangi usul ve esaslara göre faaliyetlerde bulunacağını ve de bir sicil dosyası oluşturularak faaliyetlerinin denetimlerinin ne şekilde olacağını belirlemektedir Tasarının tamamına birçok adresten ulaşabilirsiniz. Özellikle, Sanayi Bakanlığı resmi web sitesi bunların başında geliyor. Özellikle Kuruluş İzni Kriterleri olarak belirlenen 5. Maddeyi sizlerle paylaşmak isterim.


“Kuruluş izini kriterleri;


Madde 5.- Büyük mağaza kurulabilmesi için; öncelikle imar planlarında ticaret alanı, kentsel ve  bölgesel iş merkezi ya da tali iş merkezi ayrılmış olması ve bu alanların büyük mağaza kurulmasına müsait bulunması şartı aranır. Ayrıca kuruluş talebi;


a) Faaliyet gösterilecek yerdeki yapı yoğunluğunun elverişliliği, nüfus ve trafik yoğunluğu,


b) Faaliyet gösterilecek yerdeki esnaf ve sanatkarlar ile küçük ve orta boy işletme yoğunluğu,


c)  Satış alanları büyüklüklerine göre büyük mağazaların şehir yerleşim merkezlerine ve birbirlerine olan uzaklıkları,


d)  Büyük mağazaların  ulaşım, otopark, sosyal tesisleri ile şehir alt yapısına getireceği   yükler ve çevre sorunları,


e) Mevcut yapıların büyük mağaza olarak kurulmasının talep edilmesi halinde, yapı kullanma izin belgesinin varlığı, yapı standardının büyük mağaza kullanımına uygun olması, depreme dayanıklılık, yangın ve benzeri risk durumları için tedbirlerin yeterli olup olmadığı, yönlerinden değerlendirilir.


İmar planlarında ticaret alanı, kentsel ve  bölgesel iş merkezi ya da tali iş merkezi ayrılmamış olması halinde, kuruluş izin talebi, yukarıdaki koşullar ile yönetmelikle belirlenecek diğer koşulları içeren Rapor çerçevesinde değerlendirilir.


“HİPERMARKET YOK OLMAYACAK MAĞAZACILIK DÜZENLENECEK”


Yukarıda belirlenen koşullar veya Değerlendirme Komisyon tarafından hazırlanan Rapor, piyasa ekonomisi ve ticari kurallardaki gelişmeler ışığında kamu yararı esas alınarak yetkili makam tarafından değerlendirilir ve kuruluş talebinin uygun olup olmadığına otuz gün içinde karar verilir. Büyük mağazanın kuruluş izin talebinin kabul edildiği veya gerekçeleri de belirtilmek suretiyle reddedildiği, yetkili makam tarafından talep sahiplerine bildirilir. Kuruluş talebinin reddedilmesine ilişkin işlemin dava konusu edilmesi ve davanın reddi yönünde verilen kararın kesinleşmesi halinde, aynı yer için yeniden yapılacak kuruluş talepleri başka bir gerekçe gösterilmeksizin reddedilir. Büyük mağazaların kurulmasına ilişkin içeriği ve şekli yönetmelikle belirlenen belge valilik tarafından tanzim edilir ve verilir.” 


Okuduğunuzda yalnızca kuruluş yerleri ile ilgili kriterler bile sanırım bu tasarının bir birey ve vatandaş olarak hayırlı gelişmelere sebep olacağını anlamak mümkün. Tasarıda belirtilen aslında Hipermarketlerin yok edilmesi değil sadece mağazacılık alanının düzenlenerek rekabet koşullarının dengelenerek eşit hale getirildiği bir yapılanmanın gerçekleştirilmesi. Sanırım bu düzenlemelerle büyük mağazaların hafta sonu kapalı kalmasını sağlamak ve onları şehrin dışına çıkarılmalarını sağlamanın yanı sıra bir semtin ya da şehrin doyum oranının belirlenmesi ve birbirleri arasındaki mesafenin makul ölçülerde olması sonuç olarak ülke ekonomisi ve milli sermaye açısından çok daha anlamlı olacaktır. Ancak bilinmelidir ki; herkes için eşit kurallar oluşturulmadan ve yerli oyuncuların küresel markalarla rekabet ederek mücadele edecek bir yapıya kavuşmadan sorunların bitmeyeceği gerçektir!”



Hükümet cephesi, tasarıyı nasıl yorumladı? 



T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın internet sitesinde 17 Şubat 2004 tarihinde dönemin Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Koç’un şu açıklaması yayınlandı: 


“Ülkemizde 1990’lı yılların başlarında ivme kazanan marketleşme süreci, zamanla süpermarket, hipermarket ve grosmarket şeklinde adlandırılmak suretiyle büyük bir gelişim göstermiştir. Her türlü tüketim maddesi ve ihtiyaç malzemesinin perakende ticaretinin yapıldığı ve büyük mağaza diye adlandırılan bu alış/veriş merkezlerinin sayılarının artması beraberinde bazı problemleri de ortaya çıkarmıştır.


Avrupa ülkeleri ve Amerika’da yapılan hukuki düzenlemelerle önlenen problemlerin, ülkemizde de önüne geçilmesi maksadıyla; Bakanlığımızca, Büyük mağazaların kurulmaları, ticari faaliyette bulunmaları ve denetlenmelerine ilişkin usul ve esasları düzenleyen “Büyük Mağazalar Kanunu Tasarısı” hazırlanmıştır.


Hazırlanan Yasa Tasarısının, tüketici haklarına, modern kentleşmeye ve rekabet şartlarına olumlu katkı sağlaması için;


1) Tasarı Bakanlığımız Internet sayfasında kamuoyunun görüşlerine sunulmuş ve gelen görüşler değerlendirilmiştir.


2) Toplumun gerek resmi gerekse sivil örgütlerinin tasarı hakkında fikir ve görüşleri alınmıştır.


Bu maksatla;


Valilikler ve Büyükşehir Belediye Başkanlıkları, TÜSİAD, Alışveriş Merkezleri Perakendeciler Derneği ve Büyük Mağazalar, TESK, TESKOMB, Esnaf ve Sanatkarlar Federasyonları ve Esnaf ve Sanatkarlar Odaları, Birlikleri, TOBB ve Ticaret ve Sanayi Odaları, Tüketici Vakfı ve Tüketici Dernekleri yetkilileri ile 5 hafta süren periyodik değerlendirme toplantıları yapılmış ve ilgili tarafların Kanun Tasarısı hakkındaki görüşleri alınarak değerlendirilmiş büyük ölçüde mutabakat sağlanmıştır.


3) Tasarının hazırlanmasında Fransa, İtalya ve Amerika mevzuatı göz önünde bulundurulmuş, TescoPLC (İngiltere) ve Metro AG (Almanya) firmalarının görüşleri değerlendirilmiştir.


Yapılan yasal düzenleme ile zaten mevcut olan ve ileride daha karmaşık bir hale gelebilecek olan sorunlara çözüm getirilmesi amaçlanmış ve genel kabul görmüş düzenlemeler getirilmiştir.


Yasa Tasarısı 06.11.2003 tarih ve 1573 sayılı yazımızla Başbakanlığa gönderilmiş ancak, son gelişmeler ışığında ilgili Bakanlıkların ve kurumların görüşleri yeniden alınarak tasarıya son şekli verilmiştir. Tasarı Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulmak üzere 12.02.2004 tarih ve 215 sayılı yazımızla Başbakanlığa sunulmuştur.


“BÜYÜK MAĞAZALAR KANUNU TASARISI”NIN


BAZI ÖNEMLİ HÜKÜMLERİ AŞAĞIDA ÖZET HALİNDE BELİRTİLMİŞTİR.


Tasarı,


. park ve depoları hariç satış alanı 400 m² ve üzeri mağazaları kapsamakta ve bu mağazaların kuruluşu izne bağlanmaktadır.


Kanun tasarısındaki;


. Şehir Yerleşim Merkezi: sosyal ve ekonomik olarak gelişmiş trafik ve çevre sorunu olan mahalleri,


. Şehir Yerleşim Merkezi Dışı: Belediye hudutları içinde kalan, ancak yoğun ticari gelişimi olmayan, trafik ve 

yerleşim sorunu olmayan mahalleri,

ifade etmektedir.


Tasarıya göre;


.  3000 m² ye kadar olan mağazalar valilik ve/veya Belediye izni ile kurulmaktadır.


. 3000 m² den büyük 15000 m² den küçük mağazalar imar planlarında belirtilen veya çevre düzenlemesi yönünde uygun yerlerde Belediye görüşü ve Valilik,


. 15000 m² den büyük mağazalar imar planlarında belirtilmiş ticaret merkezlerinde ve şehir merkezleri dışında valilik görüşü ve Bakanlık,


İzni ile kurulmaktadır.


Büyük mağazalar;


. Şehir yerleşim merkezlerinde satış alanlarının ½ sine,


. Şehir yerleşim merkezleri dışında ise satış alanlarının tamamına,

Tekabül eden sahayı otopark yaparlar.


. 400 m² yi aşmayan mağazalar,


. Eczaneler,


. Semt pazarları,


. 1000 m² yi aşmayan fabrika satış mağazaları,


Kanundan istisnadır.


Büyük mağazalar;


. Aralarında ticari teamüle uygun herhangi bir anlaşma yoksa aldıkları ürün bedellerini 2 ay içinde,


. Taze et ve et ürünleri ile süt ve süt ürünlerinin türevlerinin satış bedellerini 20’nici günde,


. 30 gün içinde bozulan ve günlük kaydıyla satılan ürün bedelleri 10’uncu günde,


Ödemek zorundadırlar.


Büyük mağazaların;


. Üretici ve tedarikçiyi mağdur eden uygulamaları,


. Tüketiciyi yanıltıcı satış kampanyaları ve indirimli satışları, yasaklanmaktadır. İndirimli satışlar için ticaret odalarından izin alınması gerekmektedir.


Kanun tasarısındaki şartları yerine getirmeyen, bunlara uymayan ihlal eden büyük mağazalara 100 m² başına 500 milyon TL. ceza öngörülmekte, tasarıda belirtilen yasaklara uymayanlara ise bu ceza iki misli uygulanmaktadır.


. Tasarıdaki Geçici Madde ile gerekli şartları yerine getiren büyük mağazalardan; halen kurulu bulunan ve ticari faaliyet gösterenler ile faaliyete geçememiş olanların müktesep hakları korunmaktadır.



İşte o tasarı; 



Tüketim Maddeleri ve İhtiyaç Malzemelerinin Satışıyla İştigal eden Büyük Mağazalar Hakkında Kanun Tasarısı

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Tanımlar


Amaç ve Kapsam

Madde 1- Bu Kanunun amacı, tüketim maddeleri ve ihtiyaç malzemelerinin toptan ve/veya perakende satışıyla iştigal eden büyük mağazaların kurulmaları ve ticari faaliyette bulunmaları ile denetlenmelerine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. 

Bu kanun, hangi ad altında olursa olsun il, ilçe ve belde belediyeleri hudutları içinde kalan dörtyüz metre kare üzerinde satış alanına sahip, tüketim maddeleri ve ihtiyaç malzemelerini beraber veya ayrı ayrı satışını yapan büyük mağazaları kapsar.


Tanımlar

Madde 2- Bu Kanunun uygulanmasında;

a) Bakanlık: Sanayi ve Ticaret Bakanlığını,

b) Büyük Mağaza: Park ve depoları hariç satış alanı itibariyle dörtyüz metre karenin üzerinde kiralama ve/veya satış alanına sahip olan, süpermarket, hipermarket, megamarket, grosmarket, tanzim satış mağazası ve benzeri isimler altında tüketim maddeleri ve ihtiyaç malzemelerinin beraberce veya ayrı ayrı toptan ve/veya perakende satışının yapıldığı iş yerlerini,

c) Kuruluş: Büyük mağazaların kuruluş onay tarihinden başlayıp açılması da dahil açılışına kadar olan faaliyeti,

d) Şehir yerleşim merkezi: İl, ilçe ve belde olarak tanımlanan yerleşim birimleri içinde sosyal ve ekonomik olarak gelişimini tamamlamış mahalleri,

e) Şehir yerleşim merkezi dışı: İl, ilçe ve belde olarak tanımlanan yerleşim birimleri hudutları içinde kalmakla beraber yoğun ticari gelişimi olmayan, nüfus, trafik ve yerleşim sorunu bulunmayan mahalleri,

f) Valilik: Büyük mağazanın kurulduğu yerin valiliğini,

g) Belediye: Büyük mağazanın kurulduğu yerin belediyesini, Büyük Mağaza Büyükşehir statüsündeki il merkezinde kuruluyor ise Büyükşehir ve ilgili ilçe belediyesini,

h) Oda: Büyük mağazanın kurulduğu yerdeki Ticaret ve Sanayi odasını veya Ticaret 

odasını,

ı) Birlik: Büyük mağazanın kurulduğu yerdeki Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğini,

j) TOBB: Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğini,

k) Dernek: Büyük mağazanın kurulduğu yerdeki üyesi en fazla olan tüketici derneğini,

l) Belge: Büyük mağazanın kurulmasına ilişkin ilgili valilik tarafından verilecek izin belgesini,

ifade eder.


İKİNCİ BÖLÜM

Kuruluş ve Diğer Esaslar


Kuruluş

Madde 3- Büyük mağazaların kuruluşu, valiliğin ve/veya valiliğin teklifi ve Bakanlığın onayı ile gerçekleşir. İzinin alınması diğer kanunların zorunlu kıldığı izin ve ruhsatların alınması yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.

Söz konusu izni almayan projelere, belediyeler tarafından ruhsat verilmez ve bu projeler teşvik kapsamına alınmaz.


Kuruluş İzni

Madde 4- Satış alanı üçbin metre kareyi geçmeyen büyük mağazalar Vali tarafından, Belediye başkanı, Bakanlık İl müdürü, oda, birlik ve o yerdeki tüketici derneğinin görüşü alınarak kurulur. Vali bu yetkiyi vali yardımcısına, belediye başkanına veya Bakanlık İl Müdürüne devredebilir.


Üçbin metre kareden büyük onbeşbin metre kareden küçük olan büyük mağazalar, valiliğin görüşü üzerine Bakanlığın onayı ile kurulur.


Onbeşbin metre kareden büyük olan büyük mağazalar ise, belediyelerin imar planlarında belirlenen ticaret merkezlerinde veya yerleşim merkezleri dışında valiliğin görüşü üzerine Bakanlığın onayı ile kurulur.


Kuruluş İzin Kriterleri

Madde 5- Büyük mağazaların kurulabilmesi için, imar planlarında ticaret merkezi olarak ayrılmış alanların belirlenmiş olması ve bu alanların öncelikle büyük mağaza kurulmasına müsait bulunması şartı aranır.


Ayrıca; 

a) Faaliyet gösterilecek yerdeki nüfus ve trafik yoğunluğu,

b) Faaliyet gösterilecek yerdeki arz ve talep yoğunluğu,

c) Faaliyet gösterilecek yerdeki esnaf ve sanatkarlar ile küçük ve ortaboy işletme 

yoğunluğu,

d) Projenin faaliyet gösterilecek yerdeki ticaret, sanat ve korunması istenen sosyal ve 

ekonomik dengeye muhtemel etkisi,

e) Faaliyet gösterilecek yerdeki ticaret ve sanat türleri arasındaki rekabet şartları,

f) Satış alanları büyüklüklerine göre büyük mağazaların şehir yerleşim merkezlerine ve birbirlerine olan uzaklıkları,

g) Büyük mağazaların, ulaşım, otopark, sosyal tesisler ile şehir alt yapısına getireceği 

yükler,

h) Büyük mağaza projesinin, şehircilik açısından mimari durumu, statik yapısı, depreme dayanıklılığı, iş ve çevre güvenliği ile işçi sağlığı yönlerinden uygunluğu,

gibi kriterler ve kamu yararı da dikkate alınarak yetkili makam tarafından değerlendirilir ve kuruluş talebinin uygun olup olmadığına karar verilir.


Yetkili makamlar değerlendirme yaparken masrafları müracaatçıya ait olmak üzere uzman kuruluşlara objektif esaslara göre inceleme yaptırabilir.


Büyük mağazanın kuruluş izin talebinin kabul edildiği veya gerekçeleri de belirtilmek suretiyle reddedildiği, yetkili makam tarafından talep sahiplerine bildirilir. Kuruluş talebinin reddedilmesi ve bu reddin dava edilmesi ve reddin kesinleşmesi üzerine, aynı yer için yeniden yapılacak kuruluş talepleri başka bir gerekçe gösterilmeksizin reddedilir.


Büyük mağazaların kurulmasına ilişkin belge valilik tarafından verilir.


Şubeler ve Satış Zincirleri

Madde 6- Büyük mağazaların aynı yerleşim merkezinde doğrudan veya dolaylı olarak satış mağazaları zinciri kurmaları ve şube açmaları bu Kanun hükümlerine tabidir.


Otopark Mecburiyeti

Madde 7-Büyük mağazalar, şehir yerleşim merkezlerinde kiralama ve/veya satış alanlarının toplamının en az yarısına, şehir yerleşim merkezi dışında toplam alanın tamamına, tekabül edecek bir sahayı müşterilerinin ücretsiz kullanımına mahsus, açık ya da kapalı otopark olarak düzenlemek zorundadır.


İstisnalar

Madde 8- Bu Kanunun uygulanması bakımından kuruluş izni almaya gerek bulunmayan yerler, aşağıda belirtilmiştir.


a) Satış alanı itibariyle dörtyüz metre kareyi aşmayan mağazalar.

b) Eczaneler.

c) Mahalli idareler tarafından oluşturulan semt pazarları.

d) Sadece ürettikleri mamulleri doğrudan halka satmak kaydıyla bin metre kareyi

aşmayan fabrika satış mağazaları.


Ödemeler

Madde 9- Büyük mağazalar;

a) Aralarında satın alma şartları belgeye dayalı olarak başka bir şekilde kararlaştırılmamış ve fatura üzerinde ödeme şartları yazılmamış ise, satın aldıkları malların bedelini teslim tarihinden itibaren en geç iki ay içinde,

b) Otuz gün içinde bozulabilen ve günlük kaydıyla satılan besin ürünlerinin satış

bedellerini teslim tarihinden sonraki onuncu günde,

c) Taze etler ve türevlerinin satış bedellerini teslim tarihinden sonraki yirminci günde,

ödemek zorundadırlar.


Ödeme şartlarına uyulmaması halinde, fatura tutarı üzerinden kanuni gecikme faizi tahakkuk ettirilir.


Yasaklar

Madde 10-Büyük mağazalar piyasaya olan hakimiyetlerine dayanarak; 

a) Haksız bir şekilde aşırı fiyat uygulaması gibi istismarcı davranışlarda bulunmak 

b) Piyasadaki tüm malı elinde toplama ve aşırı fiyat indirimi yapma gibi mahrum 

edici davranışlarla haksız rekabet oluşturmak.

c) Kısa bir süre fiyat indirimi yaparak rakiplerinin piyasadan çekilmesini sağladıktan 

sonra tekrar fiyatlarını yükseltmek.

gibi yukarıda belirtilen uygulamaları yapamazlar.

Büyük mağazalar indirimli satış yapabilmeleri için, bağlı bulundukları odadan izin almaları gerekir.

Büyük mağazalar sahip oldukları işletmelerde tescilli markaları ile üretilen mallar hariç küçük ve orta ölçekli işletmelerden aldıkları ürünleri kendi markaları altında satmaları halinde, bu satışların oranı toplam cirolarının %20'sini geçemez.


Cezai Müeyyideler

Madde 11- Kuruluş izni alınmaksızın kurulan ve ticari faaliyette bulunan büyük mağazalar Valilik tarafından kapatılır ve bunların işletmecileri satış alanları itibariyle yüz metrekare başına 16 yaşından büyükler için sanayide uygulanan bürüt asgari ücret tutarında para cezası ile cezalandırılır.


İzin almadan faaliyette bulunduğu için kapatılan büyük mağazaların, faaliyete geçmeleri ancak, cezalarını ödeyip gerekli izni almaları halinde mümkündür.


Büyük mağazalarda yapılacak denetimlerde kuruluş izni hilafına tesis gerçekleştirildiği tespit edilirse, cezayı gerektiren durum tespitin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde mevzuata ve izin belgesindeki hususlara uygun hale getirilmesi yazılı olarak tebliğ edilir. Bu sürede şartları yerine getirmeyen büyük mağazanın her türlü faaliyeti durdurulur ve birinci fıkrada belirtilen para cezası uygulanır.


Büyük mağazaların 10'uncu maddede belirtilen yasaklara uymamaları halinde uygulanacak ceza birinci fıkrada yazılı para cezasının iki katıdır.


Kanunda belirtilen para cezaları 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur.


Diğer kanunlarda öngörülen cezalara ilişkin hükümler saklıdır.


Denetim 

Madde 12- Bu Kanunun uygulanması ile ilgili denetleme, inceleme ve araştırma yapmaya ve yaptırmaya Bakanlık, valilik ve belediye yetkilidir.


Büyük mağazaların anlaşmalarındaki ihtilafları anlaşmalarında belirtildiği takdirde Oda ve/veya TOBB tahkim kurullarında çözülür. TOBB gerekirse bu konuda Bakanlığın görüşüne başvurabilir. Bakanlık görüşünü onbeş gün içinde bildirir.


Büyük mağazaların rekabeti bozucu nitelikteki uygulamaları ile Kanunda belirtilen yasak davranışlarda bulunmalarından dolayı doğacak şikayetler, valiliğin öngörmesi ile Bakanlık tarafından Rekabet Kurumuna intikal ettirilebilir.


ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Son Hükümler


Yönetmelik

Madde 13- Büyük mağazaların kuruluşu için yapılacak müracaat ve diğer işlemlerinin usul ve esasları ile denetimlerin yapılmasına ilişkin usul ve esaslar bu kanunun yayımı tarihinden itibaren altı ay içinde Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonunun görüşleri alınarak Bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.


Geçici Madde 1- Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce işletmeye geçmiş olan büyük mağazaların bu Kanun gereği üç ay içinde müracaatla gerekli izinleri almaları zorunludur.

İnşaat halinde olanlar ile inşaatı bitmiş olmasına rağmen, muhtelif nedenlerle ticari faaliyete başlamamış büyük mağazaların, bir yıl içinde faaliyete başlamalarını ilgili makama beyanları halinde müktesep hakları korunur ve bu Kanun yürürlüğe girdikten sonra üç ay içinde müracaatları halinde izin verilir.


Yürürlük

Madde 14- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer


Yürütme

Madde 15- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.